top of page

Hansel ve Gretel uzay keşiflerine ilham oluyor

Hansel ve Gretel’in ormanda yollarını bulmalarını sağlayan ekmek kırıntısı yöntemi bilim adamlarına ilham kaynağı oldu. Bilgi toplaması için bırakılan uzay araçlarının topladıkları veriler, ekmek kırıntısı gibi etrafa özenle saçılmış sensörlerde biriktirilerek geri gönderilecek.

Klasik bir masal olan Hansel ve Gretel’de çocuklar tehlikeli ormanda kaybolmamak için küçük ekmek kırıntılarını geçtikleri yollara serpiştirirlerdi. Önümüzdeki günlerde uzay keşif araçlarının da gezegenleri bir uçtan diğer uca tararken buna benzer bir yönteme başvurması mümkün.

Keşif araçlarının görev sırasında iletişiminin tamamen kesilmesi durumunda biriktirdikleri bütün veriler kalıcı olarak kayboluyor. Araştırmacılar bu ve bunun gibi durumlardan kaçınmak için “çoklu keşif aracı” fikrini ortaya attılar. Çoklu keşif aracı fikri, bir “ana keşif aracının” daha küçük keşif araçlarını taşıması düşüncesine dayanıyor. Küçük keşif araçları, mağara veya lav tünelleri gibi tehlikeli bölgelere giderken sensörleri etrafa yerleştirecek. Ekmek kırıntısından esinlenilmiş bu sensörler, yaklaşık bir kibrit kutusu büyüklüğünde olacak.

Bu fikir teorik fizikçi Wolfgang Fink ve meslektaşları tarafından 11 Şubat tarihinde “Advances in Space Research” adlı gelişmiş uzay araştırmaları dergisinde tanıtıldı. Sensörler etrafa saçıldıktan sonra kablosuz bir ağ aracılığıyla birbirleriyle iletişim kurabilecek ve toplanan verileri ana keşif aracına yönlendirecekler. Ekip, oluşturdukları konsepti kanıtlamak için Wi-Fi aracılığıyla iletişim kuran prototip sensörler icat etti.

Tabii ki, “ekmek kırıntılarından” oluşturulan yolu küçük keşif araçları geri dönmeyecek. Tucson Arizona Üniversitesi Profesörü Fink, “Sensör verilerini, mağaradan çıkış yolunu bulması için iletişim yoluyla ana keşif aracına iletiyoruz.” cümleleriyle meseleye açıklık getiriyor.

Bu teknoloji sadece uzay için değil Dünya için de kullanışlı olabilir. Deprem gibi doğal afetlerden sonra oldukça yarar sağlayabilir. Bir keşif aracı, moloz yığınları arasına gönderilebilir ve sensörlerini yerleştirerek arama kurtarma çalışmaları gerçekleştirmenin çok tehlikeli olduğu yerlerde dahi çalışabilir.

Ekmek kırıntılarından ilham alan iletişim ağı fikri, keşif araçlarının zorlu bölgelerde yaşadıkları bazı problemleri aşmalarını sağlayacak. Bu sayede araştırmacılar “bilimsel keşfin temel bir ihtiyacını giderecek” diyerek bu fikrin öneminin altını çiziyor Profesör Fink.

Fink’in, “Heyecan verici bilimsel keşifler için neredeyse her zaman ulaşılması zor, egzotik yerlere gitmek zorundasınızdır.” cümlesiyle vurguladığı gibi böyle bir zorunluluk söz konusuyken uzay araştırmalarında eski bir masalın ilham kaynağı olup belki de uzay teknolojilerinde yeni bir sayfa açması nadir rastlanan bir durum.

Uzay keşifleri ve afetlerde kritik bir rol üstlenebileceği ön görülen bu teknoloji planlandığı gibi hayata geçirilirse Grim Kardeşler hayallerinin çok ötesinde bir şey başarmış olacaklar.


Kaynak: ScienceNews

Editör: Selin YÜZÜNCÜOĞLU

bottom of page